Bozcaada Notlarım Vol2

Akvaryum Koyu'nun İlerisi

2012 yılında yani 6 sene önce Bozcaada'ya gitmiş ve bir yazı yayınlamıştım. Şimdi çok daha ayrıntılı ve güncel bilgileri içeren bir yazı hazırladım sizlere.

Öncelikle biz 30 Ağustos 2018'de İstanbul'dan otobüsle Bozcaada'ya gittik. Daha önce Geyikli İskele'ye kadar giden otobüslerin şimdi Geyikli otogara kadar gitmelerine izin varmış. Oradan da minibüsler kalkıyor iskeleye. 5-10 dakikada iskeleye varıyor, kolay. Geyikli iskeleye geldikten sonra feribota bilet alıp geçiyorsunuz. Kişi başı gidiş-dönüş 9 lira şu an biletler. Yaya olarak böyle. Arabanız varsa 90 liraymış, aşağıya ekran görüntüsünü bırakıyorum.

30-40 dakikada adaya varıyorsunuz. Feribottan indiğiniz yer tam da adanın merkezi. Biz acaba çok yürüyecek miyiz diye düşünmüştük ama hayır, 5 dakikada oteldeydik. Biz Postane Hotel'de kaldık. Küçük şirin, rengarenk ve tarihi bir bina. O nedenle ben sevdim. Odaları küçük ama banyosu yapılıydı mesela, bina tarihi olmasına rağmen. Odada havlu, şampuan, sabun, saç kurutma makinesi vs. vardı. Ayrıca 2. sabah kahvaltıyı kaçıracağız deyince bize sabah erkenden tost hazırladılar, sarıp yanımıza verdiler :) Gecelik oda başı 350 lira verdik. Ucuz değil ama ada genel olarak pahalıydı, o nedenle tavsiye ediyorum. Yine de seçenek çok, iyice araştırın bence. Biz yer ayırmak için geç kalmıştık, her yer dolmuştu.

Postane Hotel

Gelelim adada yapılabileceklere. Öncelikle ada etrafında süper koylar var. Hem bakir hem tesisi olan ama genel olarak denizi müthiş. Tavsiyem orda en azından 1 gününüzde araçla ada çevresini gezmeniz. Merkezden Ayazma, Sulubahçe koylarına giden minibüsler var (Ayazma minibüsü kişi başı 5 lira ya da otostop çekebilirsiniz) ancak tüm gün tek bir yerde geçirmektense biz atv kiralayıp gezmeyi kafamıza göre durup denize girmeyi tercih ettik. Atv akşam 9 a kadar 200 lira olarak kiralanıyor. Tüm adadaki koyları kafanıza göre gezmek için kesinlikle tavsiye ediyorum! :) Bu arada Ayazma'da tesis var wc, duş, kabin vs. 2 şezlong+1 şemsiye 30 lira. Biz sabah erken gidip 2 gibi ayrıldık. 13:30 gibiydi para toplamaya geldiklerinde. Erken gidip erken kalkarsanız beleş olur haha. Ayrıca şezlong kiralamayıp havlunuzu alıp gidebilirsiniz, wc, duş, kabin ücretsiz sonuçta.

Ayazma Plajı'nın hemen üstünde yol kenarında Koreli diye bir restoran var. Orada kalamar kavurma ve sıcak ot yedik. İkisi de güzeldi. Kalamar 42 liraydı, sıcak ot ise 22 lira. Biraz pahalı, evet, bence de! (Ancak daha sonra Kaş'ta Bahçe Balık adlı meyhanede sıcak ota 35 lira verip bu kadar güzel de olmayınca buranın değerini anlayacağım:) )

Habbele koyu daha sakin, denizi aynı güzellikte. Yan tarafında tesis de var isterseniz. Ön şezlonglar 30, arka şezlonglar 25 liraymış. İçeride restoran vs. her şey vardı ve çok kalabalıktı. Ancak biz bakir koyları tercih ettik. Akvaryum Koyu ve Sulubahçe de çok güzel. Seçim sizin.

Atv ile gezerken hep üzüm bağları vardı, çitle çevrili olmayan bir bağın kenarında durup azıcık üzüm yedik, öyle lezzetliydi ki! :)

Sonra bir evin önünde oturan insanlara şarap alabileceğimiz bir yer var mı diye sorduk, çünkü adalıların kendi üzümlerinden şarap yapıp evlerinde sattıklarını biliyordum bir önceki gelişimden. Onlar yaşlı bir dedeyle ninenin olduğu eve yönlendirdiler. Evin altı mahzen gibiydi. Oradan 3 adet şarabı 50 liraya aldık, şaka gibi. Öyle güzeldi ki! :) Hem sohbet ettik biraz, denememiz için şarap ve üzüm ikram ettiler. Epey mutlu ayrıldık ordan da :)

Rüzgar güllerine gidersiniz bir akşam mutlaka. Merkezde deniz kenarında minübüs durağı var, ordan akşam üzeri kalkıyor minibüsler. Ritüel şu: Bir şarap evinden şarabınızı, kurabiyenizi, peynir tabağınızı alıyorsunuz. İsterseniz yanınızda örtü, kadeh vs. götürüyorsunuz. Bizim örtümüz, kadehimiz vardı. Orda gün batarken rüzgar güllerini yanınıza alarak takılıyorsunuz. Ancak çok turistik bir aktivite olduğundan başbaşa kalma gibi bir durum olmuyor, biraz kalabalık oluyor maalesef. Gün batınca minibüsler yine bıraktığı yerden alıyor sizi. Gidiş dönüş ücreti ödeniyor başta zaten.

Sağdaki fotoğrafta fiyatlarını yazdım aldıklarımızın. Rüzgar güllerine gidelim, şarabımızı, kurabiyemizi, peynir tabağımızı her bi şeyimizi alalım derseniz kafanızda canlansın diye yazıyorum.

Özetle genel olarak ada çok güzel. Ancak mümkünse bayramlarda gitmeyin. Mümkün değilse, önceden yapın planlarınızı, oteli, restoran rezervasyonlarını. İyi eğlenceler!